Söz konusu mektupta, açık harcamaları azaltan ve Washington’a “mali sağduyuyu” geri getiren gerçek bir yapısal harcama ıslahatı olmaksızın borç limiti artışına kesin olarak muhalefet edileceği bildirildi.
Ülkenin maliye siyaseti için “tam bir felaket” değerlendirmesinde bulunulan mektupta, “Ülkemizin 31 trilyon dolar borcu var, bu şu anda ekonomimizin büyüklüğünü aşan bir borç seviyesi. Enflasyon, Amerikalı aileler için hayatı her geçen gün daha değerli hale getiriyor.” tabirleri kullanıldı.
Mektupta, “Mevcut ve gelecekteki mali gerçekleri ele alacak, bütçe ve harcama kurallarını fiilen uygulayacak ve denetim dışı hükümet siyasetlerini yönetecek yapısal ıslahatlar olmadan borç limiti artışına oy vermeyi düşünmüyoruz” tabirine yer verildi.
ABD’de federal hükümet, temerrüde yol açabilecek 31,4 trilyon dolarlık borç limitine ulaşmış bulunuyor.
Borç limiti ya da borç tavanı, “ABD hükümetinin borçlarını ödemek için ödünç alabileceği para ölçüsünün üst sınırı” manasına geliyor.
Temsilciler Meclisi’nde çoğunluğu yeni kazanan Cumhuriyetçiler, borç limiti müzakerelerinde değerli harcama kesintilerinden yana bir hal sergiliyor. Demokratlar ise borç limitinin artırılmasında ısrarcı olurken, Cumhuriyetçilerin makul harcamaları kısma tekliflerini geri çeviriyor.
Demokratlar ile Cumhuriyetçiler ortasında bir açmaz haline gelen borç limiti konusunun birkaç ay içinde piyasaları sarsmasından telaş duyuluyor. ABD’de resesyon beklentileri güçlenirken, iki partinin borç limiti üzerindeki hesaplaşması her zamankinden daha fazla risk taşıyor.
Kaynak: Yeni Şafak