Biyolojik olarak gereksinim duyulan uykunun alınmasının sağlık açısından ehemmiyetine dikkati çeken Prof.Dr. Levent Öztürk, uykunun gece saatlerinde karanlık ve rahat bir ortamda olması gerektiğini lisana getirdi
Öztürk, uyku sisteminin anne karnından itibaren kendine has bir gelişimi olduğunu belirterek şunları kaydetti:
“Yeni doğan, bilhassa 0-1 yaş ortası bebeklerde uykunun bir başka özelliği polifazik olması. Yeni doğan bebekler günde 15-16 saat uyurlar ve bu uyku çok modüllü formda uyunur. Yani uyur, uyanır ve beslenir akabinde tekrar uyur. Çocukluk çağına geçildiğinde bir fazlı periyoda geçer. Gece uykusu, buna eşik eden akşam üzeri yapılan bir şekerleme uykusu üzere. Erişkin bireyde ise istenen uykunun gece tek modül halinde uyunması önerilir.”
‘Gündüz uykusu gece uykusunu öteler’
Gündüz uykusunun gece uykusunu ötelediğini vurgulayan ve uyku nizamını bozduğuna işaret eden Öztürk, şöyle konuştu:
“Gündüz biz bir saat uyuduğumuz vakit geceleyin uykuya dalma süremiz daha ileriye itilmiş oluyor. Olağanda 12’de yatıp uyuyabilecekken gündüz şekerlemesi yaparsak 12’de yattığımızda uykumuz gelmez. Uyku süremiz daha ileri itilir. Geç yatmak beraberinde geç kalmayı getirir. Zira bedenin aşikâr bir uykuya gereksinimi var, o değişmiyor. Bu durumda uyku nizamı bozulabilir.
Şekerlemeler genel olarak önerilen bir şey değildir. Aşikâr durumlarda önerilebilir. Örneğin kişi akşam uykusuz kalmışsa ve gün içinde otomobille yola çıkacaksa öncesinde biraz kestirmesi olumlu bir şey. Yolda direksiyon başında uykuya dalmasını engelleyecek bir şey olarak değerlidir. Lakin herkes her gün akşam üzeri bir saat uyusun, üzere bir teklif yok. Şekerleme uykularının da 40 dakika uykuyu geçmemesi önerilir. Tabi en ideali uykuyu akşam uyumak.”
Kaynak: Milliyet